Muharrem ayı, İslam takviminin ilk ayı olması ile ayın onuncu günü olan geleneksel aşure günü ile de özdeşleşir. İslam kültüründe farklı mezhepler tarafından farklı şekillerde kutlanan özel gün çeşitli anlamlar, etkinlikler içerir.
Muharrem ayı boyunca Müslümanlar arasında oruç tutanların sayısı artar. Bu oruç, Ramazan ayında olduğu gibi zorunlu olmaz. Ancak pek çok kişi Muharrem ayının onuncu günü olan Aşure gününde oruç tutmayı tercih eder. Aşure günü Nuh peygamberin tufandan sonra gemisini Cudi Dağına oturttuğu Musa peygamberin Kızıldeniz’i geçerek Firavun’un zulmünden kurtulduğu gün olarak kabul edilir. Bu olayları anmak için özellikle aşure çorbası olmak üzere bazı özel yemekler hazırlanır. Komşular, akrabalar, ihtiyaç sahipleri ile paylaşılır.
Şiiler için Muharrem ayı Hz. Ali’nin oğlu Hz. Muhammed’in torunu olan Hz. Hüseyin’in Kerbela Savaşında şehit edilmesi anısına matem ayıdır. Şiiler bu ay boyunca matem törenleri düzenler, ağıtlar yakar, Hz. Hüseyin’in Kerbelada yaşadığı acıları anlatan oyunlar sergiler.
Matem yürüyüşleri, Hz. Hüseyin ve 72 yoldaşının Kerbela’daki acılarını anlatan taziye oyunları, çeşitli gösteriler, bu dönemde gerçekleştirilen özel etkinlikler arasında yer alır. Şiiler, Muharrem ayının ilk on günü boyunca genellikle siyah giyer. Bu süre zarfında düğün gibi neşeli etkinliklerden kaçınır.
Sünniler için Muharrem ayı aşure gününde oruç tutma, bu günün önemini hatırlatma dışında genellikle bir matem dönemi olarak görülmez. Ancak Hz. Hüseyin’in şehadeti, Sünniler tarafından da bir trajedi olarak kabul edilir. Bu olaya duyulan saygı çerçevesinde Muharrem ayında bazı Sünni topluluklar da matem etkinlikleri düzenleyebilir.
Muharrem ayı, İslam tarihinde, kültüründe çeşitli anlamlar taşıyan bir aydır. Bu ay boyunca düzenlenen etkinlikler, kutlamalar İslam dünyasının çeşitli bölgelerinde topluluklarda farklı şekillerde gerçekleşebilir. Ancak genel olarak bu ay, İslam tarihindeki önemli olayları anma, bu olayların hatırasını yaşatma zamanı olarak kabul edilir.
Geleneksel Aşure Günü
Aşure günü, İslam takviminin ilk ayı olan Muharrem’in onuncu gününe denk gelir. İslam kültürünün en önemli dini, kültürel etkinliklerinden biri olarak yer alır. İslam dünyasında geniş çapta tanınan, kutlanan aşure günü her ne kadar çeşitli topluluklar, mezhepler tarafından farklı şekillerde yorumlansa da genel olarak bir anma, paylaşma günü olarak kabul edilir.
Aşure gününün en bilindik, yaygın geleneklerinden biri aşure adı verilen özel bir yemeğin hazırlanması, dağıtılması olur. Aşure, bir tür sütlü tatlıdır. Genellikle tahıl, meyve, kuru yemiş, baharatlardan oluşur. Her ailenin kendi aşure tarifi bulunur. Bu tarifler genellikle nesilden nesile aktarılır. Aşure, evlerde büyük tencerelerde pişirilir. Komşulara, akrabalara, ihtiyaç sahiplerine dağıtılır. Bu dağıtım paylaşma, dayanışmanın bir simgesi olarak kabul edilir.
Aşure günü aynı zamanda oruç tutma geleneği ile de ilişkili görülür. Hz. Muhammed, Muharrem ayının 9., 10. günlerinde oruç tutmayı tavsiye eder. Aşure gününde oruç tutmak, Müslümanlar arasında yaygın bir uygulamadır. Bu oruç Ramazan ayının dışında da tutulan bir orucu kapsar.
Bazı Müslüman topluluklar için aşure günü aynı zamanda Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit düştüğü günü anma günüdür. Şiiler bu olayı Muharrem ayının ilk on gününde matem törenleri, çeşitli ritüellerle anarlar. Kerbela olayının hikayesi bu günlerde topluluklar tarafından anlatılır, sergilenir.
Aşure günü, farklı İslam toplulukları tarafından farklı şekillerde kutlansa da tüm bu kutlamaların ortak noktası bugünün dini, kültürel önemini hatırlamak, paylaşmayı, dayanışmayı teşvik etmek olur. Aşure gününün kutlanış şekli, İslam dünyasının farklı bölgelerinde farklı topluluklarda çeşitlilik gösterir. Ancak bu günün temel değerleri, anlamları her yerde aynı olarak yer alır.
Lezzet Dolu Aşure Tarifi
Aşure, İslam dünyasında çok yapılan, sevilen bir tatlı çeşidi olarak bilinir. Özellikle Muharrem ayının onuncu günü olan aşure gününde hazırlanır, dağıtılır. Her ne kadar her ailenin, bölgenin kendine ait bir aşure tarifi olsa da genel olarak aşure tahıl, meyve, kuruyemiş, baharatlardan oluşan tatlı bir yemektir.
Bu tatlıyı yapmak için tariften yararlanabilirsiniz. Tarifte kullanacağınız malzemeleri hazırlamanız gerekir. Genellikle aşurede buğday, nohut, kuru fasulye, pirinç, kuru üzüm, incir, kayısı ve fındık gibi malzemeler kullanılır. Ayrıca tatlandırmak için şeker ve baharat olarak tarçın da eklenir.
Buğdayı, nohutu ve kuru fasulyeyi ayrı ayrı kaplarda bir gece önceden ıslatarak yapıma devam edebilirsiniz. Ertesi gün buğdayı ayrı bir tencerede haşlamanız önerilir. Nohut ve kuru fasulyeyi de ayrı bir tencerede haşlamanız gerekir. Ayrı bir tencerede pirinci haşlayarak devam edebilirsiniz.
Geçen süre zarfında kuru meyveleri de sıcak suda bekletmelisiniz. İncir ve kayısıları küçük parçalara doğrayabilirsiniz. Kuru üzümü de sıcak suda bekletmeniz gerekir.
Bir sonraki adımda buğday, nohut, kuru fasulye ve pirinci büyük bir tencereye alabilirsiniz. Malzemelerin üzerine su ekleyip kaynamaya başlayabilirsiniz. Kaynadıktan sonra kısık ateşte pişmeye bırakmanız gerekir.
Karışımı sürekli karıştırarak pişirebilirsiniz. Karışımın kıvamı koyulaşmaya başladığında doğranmış kuru meyveleri ve kuru üzümü ekleyebilirsiniz. Karıştırmaya devam edebilirsiniz. Karışım iyice koyulaştığında şekeri eklemeniz gerekir. Şeker eriyene kadar karıştırmaya devam etmeniz önerilir.
Aşureyi ocaktan alıp karışımı kaselere ya da tabaklara paylaştırabilirsiniz. Üzerine tarçın serpip fındık ya da ceviz ile süsleyebilirsiniz. Aşureyi oda sıcaklığına gelene kadar soğutabilir ve daha sonra buzdolabında iyice soğumasını bekleyebilirsiniz.
Aşure, tatlı bir yemek olmasına rağmen içindeki malzemeler nedeniyle oldukça doyuruculuk sunar. Aşureyi tek başına bir öğün olarak düşünebilirsiniz. Aşure, paylaşmanın ve birlikte olmanın simgesi olduğu için tatlıyı sevdiklerinizle paylaşmayı unutmamalısınız.
Muharrem Ayı ve Önemi
Muharrem ayı, İslam takvimindeki aylardan ilki ve Hicri Yılbaşı olarak kabul edilir. Önemli ay, Müslümanlar için hem dini hem de tarihi bir öneme taşır. Çeşitli gelenekler ve ritüellerle anılır. Muharrem ayı, haram kelimesinden türetilir ve bu da yasak veya saygı gösterilmesi gereken anlamına gelir. Bu nedenle Muharrem ayında savaşın yasak olduğu belirtilir.
Muharrem ayının onuncu gününe aşure günü denir ve bu gün İslam tarihinde önemli bir yere sahip olur. Sünni Müslümanlar, aşure gününü Hz. Musa’nın Kızıldeniz’i geçerek Firavun’un zulmünden kaçtığı gün olarak kabul ederler. Bu nedenle bu gün bir oruç günü olarak kabul edilir ve Müslümanlar arasında oruç tutanların sayısı artar. Ayrıca bugün Nuh’un Tufan’dan sonra karaya oturduğu gün olarak da kabul edilir.
Şiiler için ise Muharrem ayı ve özellikle aşure günü Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edildiği ve İslam tarihindeki en trajik olaylardan biri olarak kabul edildiği için matem ayıdır. Bu nedenle Şiiler genellikle Muharrem ayında siyah giyer ve düğün gibi neşeli etkinliklerden kaçınır. Şiiler, Muharrem ayında Hz. Hüseyin’in şehadetini anmak için matem törenleri ve yürüyüşler düzenler.
Muharrem ayının önemi Müslümanların tarihini ve kültürünü anlamak için önemli görülür. Farklı Müslüman toplulukları bu ayı farklı şekillerde kutlar ve bu farklılıklar İslam’ın çeşitliliğini ve zenginliğini yansıtır. Muharrem ayı, hem dini hem de tarihi bir değere sahip olduğu için bu ay boyunca düzenlenen etkinlikler ve ritüeller İslam’ın tarihi ve kültürel mirasının önemli bir parçası olarak yer alır.